Eğirdir’den Hakkari’ye

Uzun zamandır Eğirdir Dağ Komando Okulundan sonra kaydırma birlik olarak gidip 9 ay kaldığım dağ başı olan Hakkari/Yüksekova-Dağlıca Mevkii, Yeşiltaş ana üs bölgesini yazmak istiyordum. Ancak sürekli bir erteleme halindeydim ta ki bugüne kadar. Dün yaşanan acı olay benim aklımın, fikrimin ve yüreğimin bir parçasını o çorak ama altın kadar değerli topraklarımda bıraktığımı hatırlattı. İçim sızladı. Kimin oyunudur bilmiyorum ancak HDP’nin barış naraları atarken ”misilleme” demesi, sözde barış konusunda ne kadar dirayetli olduklarını ve asıl amaçlarının kürt halkının refahı ve yaşama değerleri olmadığını bir kez daha yinelemiştir. 

Hakkari’ye biraz uzak ancak Kürt coğrafyasıyla ilintili olması  sebebiyle ucundan Kobane’ye değineceğim. PKK-HDP-YPG ve türevlerinin ilişkisi aşikarken ve on yıllardır Türkiye Devletini iç savaşa sokarken, IŞİD-Kobane ikilemini çözmek için neden Türkiye Devletinden yardım istenmektedir. Bu denize düşüp yılana sarılmak değil midir? Benim düşüncem; Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Kobane’de işi yoktur, Silahlı kuvvetlerin sınır hattını korumanın dışında buraya müdahalesinin söz konusu bile olmaması gerekmektedir. Unutulmamalıdır Ortadoğu bir bataklıktır. Emperyallerin sinekleri üşüştürüp yok ettiği kanlı bir bataklık! Benim ülkemin siyasi rantlar uğruna burada işi yoktur.

En güzel günlerimi verdiğim topraklara dair yapacağım tespitler şunlardır;

-Gerilla Kürt halkının temsilcisi olmamalıdır ve kürtler artık silahlı mücadeleden medet ummamalıdır. Milyonlarca kürdün yaşadığı bu topraklarda çözüm bu değildir.

-Kürt hareketinin siyasi uvuzları da silahlı kanattan ve onun yıkıntılarından kurtulmalıdır aksi takdirde halkın söz hakkı aidiyetinin kendilerinde olması söz konusu değildir. 

-Devletim, Doğu ve Güneydoğu’yu bir savaş alanı gibi görmekten vazgeçmelidir. Halk kademeli olarak eğitilmeli ve bilinçlendirmelidir. Yani gerillanın kıskacından çekilip alınmalıdır. Aksi takdirde yapılan hiçbir çalışmanın neticesi olmayacaktır. 

-Bugünkü siyasi ranttan uzak ve Cemaat-AKP arasında kalmamış şerefli devlet insanları bölgeye ivedilikle intikal ettirilerek çalışmalar yapılmalı ve kalkınmanın yolları aranmalıdır.

Maddeleri uzatabilirim, sabahlara kadar yazıp, çözümlerde üretebilirim ancak yürürlüğe koyamam. Ben insanların gözlerinde ve sözlerinde gördüklerimi siyasi görüşümden mümkün olduğunca sıyrılıp sade bir vatandaş olarak yazmak istedim. Temel olarak ve  çok kısaca bölgeye dair düşündüklerim bunlardır.

#bu yazım silah arkadaşlarıma armağandır.

 

Bu yazı Uncategorized kategorisine gönderilmiş. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

Bir cevap yazın